Makine operatörü Trevor Reznik aylarca süren uykusuzlukla boğuşurken, hayatı yavaş yavaş kontrolünden çıkmaya başlar. Göz kapakları kapanmasa da zihni karanlığa gömülür; hem fiziksel hem ruhsal olarak çözülen Trevor, çevresindekiler için de endişe verici bir figüre dönüşür. Atölyede yaşanan ve bir işçinin kolunu kaybetmesiyle sonuçlanan talihsiz kazanın ardından parmaklar ona çevrilince, Trevor kendisini hedef hâline gelmiş hisseder. Çalışma arkadaşlarının ondan kurtulmak için plan kurduğunu düşünmeye başlayan Trevor, bir yandan da evinde beliren gizemli notların ardındaki sırrı çözmeye çalışır. Mantığıyla kabusları birbirine karışmaya başladığında, gerçeklik çizgisi iyice bulanıklaşır. Trevor artık kendi zihnine bile güvenemez durumdadır. Yaşadığı her garip olayın bir tuzak mı yoksa uykusuzluğun yarattığı bir hayal mi olduğunu anlamaya çalışan Trevor için hayat bir bilmeceden farksızdır. Gerçeğe yaklaştıkça, içinde bulunduğu karanlığın çok daha derin olduğunu fark eder ve öğrendikleri, onu geri dönülmez bir yola sürükler.